2 Eylül 2009 Çarşamba

Düşmanlık!

Siyasette milliyetçilikden kötüsü ne olabilir diye düşünüyorum. Bu kadar fanatikçe kendisinden olmayan milletlere duşmanlık olamaz. Faşizmin alkışlandığı ülkelerden bir taneside herhalde bizim ülkemizdir. Bir ülke düşünün ki faşizmi kendine felsefe edinmiş bir siyasi parti yuzde 20'ye yakın oy alsın. Bütün dünyanın lanetlediği faşizme kucak açmışız resmen. Birde bu partiyi destekleyenler biz Osmanlı torunlarıyız derler Osmanlıyla övünürler fakat Osmanlıdaki develet adamlarının ya da Osmanlıdaki yönetim anlayışının yanından geçemezler. Çünkü torunlarıyız dedikleri Osmanlı 600'ü aşkın sene onların şu anda düşman belledikleri Ermenilerle, Rumlarla, Yahudilerle, Kürtlerle bir arada yaşamış ve Osmanlı Devleti olmuştur. Bundan bahsetmezler bile. İşlerine gelmez, düşman bellemişlerdir bir kere.



Gel gelelim şu açılım furyasının dolandığı şu dönemde herşey olumlu gidiyorken bir faşizm furyası daha hortladı, yazık. Türkler; Ermenilere, Kürtlere düşmanlaştı iyicene. Ermeni muhalifler de Türklere ve Ermeni iktidar partisine. İşin ilginç tarafı Ermeni ve Türk cephesinde. Ermeni muhalif partisi ikdidar partisini suçlayarak " Bunlar bize soykırımı unutturmaya çalışıyor" derken. Türk tarafında ise mahalifler "Sözde soykrımı kabul ettiricekler bize, sonra da tazminat istiyecekler, toprak istiyecekler" diye iktidardaki partilere yükleniyorlar. Çok komik deyilmi. Bir çıkmaz var ama hani çözülemicek gibide deyil. Çok basit bir çıkmaz aşırı milliyetcilik ve fanatikçe bir düşmanlık. Bu kadar basit.



Duşmanlığın ırkçılığın alemi yok. Ermeni milliyetçiliği, Türk milliyetciliğini hortlatır. Türk milliyetçiliğide Ermeni milliyetçiliğini hortlatır. Çok basit bir denklem. En güzeli bizler bir arada yaşamı savunalım. Kardeşce yaşayalım. Bizler birbirimizi yerken başkaları bizleri izleyip keyif yapıyor. Asıl duşmanlar onlar uyanamadı bir millet!

0 yorum:

Yorum Gönder