7 Eylül 2009 Pazartesi

Gökçek Ailesi,Ankara ve Futbol

Son günlerde spor medyasını çokça işgal eden durum, Ankaragücü ile Ankaraspor'un Gökçekler tarafından birleştirilmesi.

Zaman zaman futbolun kitleleri uyutmak için çok güzel bir araç olduğunu söylenip durulsa da aslen öyle değildir.Futbol, kitlelerin ciddi anlamda ilgilendiği bir spor dalıdır ve bu ilginin psikolojik, sosyolojik, tarihi, sosyo-ekonomik perspektiflerden farklı açıklamaları vardır. Athletic bilbao, Barcelona, Real Madrid, Livorno, Glasgow Rangers, Celtic gibi bir çırpıda sayılabilecek takımlara ilgi ve bu takımlara kitlelerin ilgisi bu kadar basit açıklanamaz. Ve en kötüsü bu açıklama Melih Gökçek gibi geçmişi bin türlü dalaverelerle dolu bir şahıs tarafından hiç yapılamaz.

Ankaragücü,Ankara'da futbola gönül vermiş kimseler için yaşam kaynağıdır,sevinçtir,umuttur.Şehirdeki havayı çoğu zaman bir önceki gün oynanmış maçın skoru belirler,şehir de Ankaragücü'ne ayak uydurur.Belki çok klasik olacak ama bu takım bu şehirde yaşayan insanlar için bir yaşam şeklidir.

Fakat şimdi ise para babası Gökçek yani Türkiye'nin en çok borcu olan belediyesinin başkanı, değerinin dört yüz milyon dolar olduğu iddia edilen Turkcell süper liginin şampiyonluğuna oynamak için, bir takımın başına oğlunu geçiriyor.Bununla kalmıyor elbet Gökçek ailesi nihai amaçlarına ulaşıp Ankaragücü'nü de ele geçiriyorlar.

Son olarak şunları söylemek istiyorum.Futbol ne şehir bazlı monopoly oyununa benzer,ne büyükşehir yönetip borç batağı içinde bırakmaya benzer. Son dakikada penaltı kaçırmış topçuya çevirir bu taraftar adamı..

0 yorum:

Yorum Gönder